Özgür Özel, Grand Kartal Otel'deki gelen yangın faciasına ilişkin bir bilirkişi raporunu paylaştı: "Bolu Belediyemizin adının geçmediği, yangının otelin 4’üncü katında çıktığının tespit edildiği, sorumlu ve kusurluların tek tek sayıldığı bu ön raporu hazırlayan, isimleri belli 7 kişilik heyete ve kamu görevlilerine baskı yapıldığı, raporun teslim alınmadığı, hatta bilirkişi heyetine görevden el çektirileceği duyumlarını alıyorum” Özel'in paylaşımının ardından Adalet Bakanı Yılmaz Tunç: "Soruşturmayı yürüten Bolu Cumhuriyet Başsavcılığına sunulmamış, hiçbir resmi niteliği olmayan korsan bir metni rapor diye paylaşarak kamuoyunu yanıltmaya ve soruşturmayı etkilemeye çalışmak büyük bir sorumsuzluk ve vicdansızlıktır."
Otele daha çok ne müşteri çekecekse, oda fiyatını ne artırırsa onu yaparım. Yangın önlemleri ne müşteri çeker ne de fiyatı arttırır. Dolayısı ile ona para harcamaya gerek yok! Bu kazanın tek sorumlusu bu otelin sahibi ya da ona göz yuman yetkililer değil. Aynı zamanda bir kanser gibi toplumda yayılan ahlaksız kapitalizmdir. Bu kültür ifşa edilmeden, özel önlemler almadan ve etkin bir şekilde mücadele etmeden daha çok böyle trajedi görürüz ne yazık ki.
Menajer Ayşe Barım, “Gezi Parkı olaylarına iştirak ettiğine dair medyada yer iddialar nedeniyle” gözaltına alındı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı: “Şüpheli Ayşe Barım’ın dava sanıklarından Osman Kavala, Çiğdem Mater ve Memet Ali Alabora ile olaylarla ilgili yoğun iletişiminin bulunduğuna dair tespitler, ID İletişim Danışmanlık A.Ş. firmasına bağlı sanatçıları Gezi Parkı olaylarına katılması için yönlendirdiği yönündeki değerlendirmeler var.”
Ümit Özdağ’ın tutuklanmasının ardından, Mansur Yavaş ve Özgür Özel, Zafer Partisi Genel Merkezi’ni ziyaret etti. Özgür Özel: “Sağdan sola aşağıdan yukarıya bu iktidar kime saldırırsa koluna giriyoruz, arkasında duruyoruz”, “Zafer Partisi’ni bastırmaya çalıştıklarını biliyoruz. AKP'nin yanında olmayan herkes hedeftedir. AKP dedi diye kimse terörist olmaz, hırsız değildir, bunlar AKP'li değilsin diye yakıştırılan iftiralardır.”
Sembolik kuruluş tarihi 15 Temmuz 2016 olan yeni rejim başka her şeyin ona tâbi kılındığı bir ‘vizyon’la yola koyuldu: “Make Türkiye Great Again…” Bu, siyasi iktidarla birleşmiş devletin yüz yıldır hayalini kurduğu bir hedefin zamanının geldiğini düşünmesinden kaynaklanan bir ‘vizyon…’ Bu vizyonun sahibi ‘talep’ten hoşlanmıyor, herkesten ‘vizyon’a gönüllü yazılmasını bekliyor, “Seni seviyorum ama benden talepte bulunursan şefkatimi kaybedersin” diyor, tıpkı ataerkil bir baba gibi… Türklere de öyle diyor Kürtlere de öyle diyor.