Manşet

“Hava kurşun gibi ağır”

Hafızamdaki suç albümü eve sığmıyor artık. Fotoğrafı, videosuyla resimli ansiklopedi gibi. “Suç”, boy boy “fotoğraf çekinmek”ten bile çekinmiyor. “Kim, kiminle, nerede, ne yapıyor” sır da değil birçok örnekte. Albüm de değişiyor, durma genişliyor. Bir zamanlar filmlerdeki şiddet, silahlar sokakta. “Silah gösterme” yeni teşhircilik. Memleket normalleri... “Halk” da havaya sıkıyor, birçok olayda polis de. Normal… Hava öyle: “Kurşun gibi ağır.”

Arka Sokaklar’da “Sedat Peker videoları” göndermesi: “Bu videoda makamına güvenip bir halt sandıklarınızın gerçek yüzünü göstereceğim”

Arka Sokaklar dizisinde Sedat Peker’ın Youtube’da yayımladığı ifşa videolarına gönderme yapıldı. Dizide, “Tevfik Moroğlu” adlı karakter yurtdışından video yayımlayarak ifşalarda bulundu: “GBT’me bakarsanız çete lideriyim. Baktım hapis yolu göründü yurtdışına kaçtım. Bu videoda kanun adamı diye saydığınız makamına unvanına güvenip bir halt sandığınız adamların gerçek yüzünü göstereceğim.”

ALTYAZI | Ayşenur Eygi’nin 2017’deki konuşması: “Irkçılıktan, cinsiyetçilikten, gelir eşitsizliğinden arınmış bir dünya için mücadele ediyoruz”

Batı Şeria'da İsrail askerlerince öldürülen Ayşenur Ezgi Eygi'nin 2017'de Seattle'daki Trump karşıtı mitingde yaptığı konuşma ortaya çıktı: “Sosyalist değişim için mücadele ediyoruz. Irkçılıktan, cinsiyetçilikten, gelir eşitsizliğinden ve çevresel yıkımdan arınmış bir dünya yaratmak için mücadele ediyoruz.”

Neden bir AK Parti’ye ihtiyaç var?

Bir çocuk cinayetinin bütün suçu, elde bir veri, somut bir karine yokken bile milyonlarca insanın üzerine atılıyor, siyasal İslamcılık neredeyse taciz, tecavüz ile birlikte kullanılıyor. Bu tehlikeli bir öfke. Laik kesimlerin, 22 yıllık AK Parti iktidarının da öfkesiyle dindarları her türlü kötülüğün kaynağı gibi görmeye hala devam ettiğini gösteriyor. İşte her an harlanabilecek, iktidar gücüyle yangınlar çıkaracak bu öfkeye karşı Türkiye’nin iç barışını koruması için güçlü bir muhafazakar partiye ihtiyacı var.
- Advertisement -

Gazi’ye açık mektup

Bu yazıyı sadece 1930’da İzmir olaylarını başlatan garip CHF mitingini anlatmak için yazmak istemiştim. Kısa bir yazı olacaktı. Fakat Mustafa Kemal Atatürk’e gazete köşesinden biraz rest çekme kokusu aldığım (belki de ben abartıyorumdur.) bir açık mektup yazdıran panik bana son günlerde yeniden hayatımıza giren konuya da başka türlü bakmamı sağladı. “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı, kollara Atatürk imzası yaptırmalar, arabaların arkasına yapıştırılan “Atam izindeyiz” stickerları Gazi’ye birer açık mektup olabilir miydi?

En Son Çıkanlar