En zor alan, şüphe yok ki, Suriye. Örgüt bu bölgede SGD içinde, YPG-PYD olarak her anlamda kök salmış durumda. Varlığını siyasi olarak, başka bir adla ve biçimle sürdürmek isteyecektir. Bu veri bölgesel federatif bir yöne de açılabilir, Kürt hareketinin Suriye siyasetinin bir unsuru ve parçası olarak varlığını sürdürmesine de. Buna karşın Türkiye’nin resmi düzeyde dile getirdiği imha, buharlaşma ve tümüyle yok olma gibi bir ihtimal hiç bulunmuyor. Dolayısıyla işin kabini bu alan oluşturuyor. Suriye’nin HTŞ kontrolünde, tam entegre merkezi bir devlet yapısına kavuşması bu nedenle Türk devleti dahil, bu çözüm sürecinin olumlu sonuçlanması isteyenler açısından önemsenen bir konu.
Yaşananlar ve onun öncesindeki en az bir yıllık dönem gösteriyor ki iktidarın silah bırakma davetinin Suriye ile herhangi bir nedensellik ilişkisi bulunmuyor. Türkiye güçlü ve nispeten rakipsiz olduğu bir konjonktür yakaladı, bu gücünü daha da artıracak şekilde kullandı ve Rojava’daki oluşumun siyasi bağlamda sahneden çekilmesini sağladı. Ve de bu sonuç PKK silah bırakmasa bile, Öcalan çağrısında YPG dememiş olsa bile gerçekleşti! Şimdi soruya geri dönmenin (bir kez daha) zamanı: Acaba bu iktidar niçin silah bırakmayı hedefleyen bir Kürt ‘açılımı’ yaptı?
El sıkışan Şara ve Kobani fotoğrafı, Öcalan’ın kimi kapsadığı çok tartışılan çağrısının nereleri kapsadığını da fiili olarak gösterdi. YPG, PYD’yi tabii ki önderlik kabul ettikleri Öcalan’ın her sözü bağlıyor. Bağladı da. Türkiye’nin Suriye’ye baktığında sadece Rojava’yı değil Şam’ı görmesinin önü açıldı. Bu perspektif genişlemesi Türkiye’yi rahatlatacak. Takım elbise giyen Kobani’yi, bir süre sonra Suriyeli bakan ya da PYD Genel Başkanı Ferhat Abdi Şahin olarak Ankara’da görürsek şaşırmayalım.
Maçta Hem Arne Slot hem de Luis Enrique, bana komplo kurarak, ‘’herkesle’’ eşitlediler. Artık oyuna boyun eğen sıradan bir izleyiciydim. Çünkü merkezler kaybolmuş, topun olduğu bölgelerde inanılmaz yoğunlaşma ve topun atılacağı muhtemel bölgelerde, kontrol, hız, müdahale ve eksik yakalanmamak nöbet tutmaya başlamıştı. Oyunun merkezi her yerdi ve savunma direnci her yerde inşa ediliyordu. Liverpool harika PSG muhteşemdi. Maçı penaltılarla PSG aldı. Helali hoş olsun.
Kemal Yamak için bir portre denemesi (2)
Yamak Kayseri’de tanıştığı iş adamlarından birinden özellikle bahseder: “Onun altın öğütlerini dinleyerek kendisini tanıdım. Çok da etkilendim ve faydalandım. Bu ilişkimiz yıllarca sürdü.” Bahsettiği kişi Rahmi Koç’tur. Yıl 1979’dur. 24 Ocak kararlarına birkaç ay, darbeye ve Yamak’ın Diyarbakır Sıkıyönetim Komutanı olmasına bir yıl vardır. Başbakan Turgut Özal’ın başdanışmanı olmasına ise sekiz ve Cumhurbaşkanı Özal’ın Genel Sekreteri olmasına ise 10 yıl.