YRP’nin kazandığı başarının muhasebesini hangi faktörlere dayandırarak yapacağı, kendine ileriki dönem için nasıl bir yön tayin edeceği noktasında önem arz ediyor. Zira hala yeni kurulan bir parti için kritik eşik sayılabilecek konularda nasıl bir yapıya bürüneceği cevabı beklenen bir soru olarak karşımızda durmaktadır.
Hollanda’nın Türk Adalet Bakanı, 12 Eylül sonrası Türkiye’den botla kaçmış siyasi sığınmacı bir aileden gelen Dilan Yeşilgöz, ülkesindeki üniversite öğrencilerinin Filistin gösterilerine karşı Kenan Evren gibi tepkiler veriyor.Bu pozisyonun ucu anti-İslamcı, anti-Arap, anti-göçmen bir Avrupa ve Amerika Kemalizmine çıkıyor. Başka çare yok. Türkiye’den bakınca bu protestolar heyecan verici bulunuyor, bonkörce alkışlanıyor ve takdir ediliyor ama Araplarla, Orta Doğu’yla dayanışan, empati kuran Batılı muhaliflerin aksine buradaki muhalifler tam da bunlardan kaçmaya çalışırken yaşanıyor bu protestolar.
Haziran ayında Avrupa Parlamentosu seçimleri yapılacak. Avusturya Yeşiller Partisi’nin AB Parlamentosu seçimlerindeki listebaşı adayı Lena Schilling, hem yaşı hem de girdiği polemiklerle, tartışmaların odağında. Kendi partisindeki önseçimde %96.55 gibi olağanüstü yüksek bir oy alarak liste başı olmayı başaran 23 yaşındaki Lena, Avusturya siyasetine adeta bomba gibi düştü. Lena’nın bu kadar gündemde olmasının bir nedeni de şu: Almanya’da olduğu gibi Avusturya’da da Yeşiller Partisi, koalisyon ortağı. Yeşiller Lideri ve Başbakan Yardımcısı Werner Kogler ile Lena’nın arası çok iyi.
Eurovision, 160 milyon seyircisiyle dünyanın en büyük müzik şöleni. Her ne kadar yarışmayı düzenleyen Avrupa Yayın Birliği “Eurovision, politik değil” dese de yarışma Bülent Özveren’in “komşu komşuya veriyor” sözüyle özetlenebilecek kadar politik. Rusya ve Belarus, hukuk devletine ve uluslararası hukuka aykırı eylemleri nedeniyle yarışmadan diskalifiye olurken, aylardır Gazze’de binlerce sivili katleden İsrail’in yarışmaya katılmasına izin verildi. Bunun üzerine Filistin’in sesini Avrupalı sanatçılar ve Eurovision hayranları sahneye taşıdı. Kostümlere yazılan “ateşkes, barış, Filistin’e özgürlük” yazıları, bileğe takılan kefiyeler ve İsrail sahne alırken çıkan yuh sesleri. İsrail ve Filistin, bu sene Eurovision’a damgasını vurdu. Yarışmanın galibini de bu tartışma belirleyecek gibi duruyor.
Aylardır Mayıs ve Haziran ayında yapılacağı söylenen Kandil’e askeri operasyonun izi yok. Zaten böyle bir operasyon için İran’ın onayı gerekir. Çözüm Süreci’nden korkmuş ve Kandil üzerinden bu süreci baltalamış İran böyle bir operasyona yeşil ışık yakmaz. Böyle bir operasyonu yapmak Türkiye’nin de menfaatine olmaz. O yüzden muhalefetin Kürt meselesini de normalleşme sınırlı içine alması ve bu konuda adım atarak iktidara yol açması herkesin menfaatine olacaktır.