GÜNÜN YAZILARI

Nuri Bilge Ceylan kötümser değil karamsar; öğretmen Samet ‘kötücül ve karanlık’ değil, insan…

İnsana baktığında ilk gördüğü şey iç sıkıntısı ve huzursuzluk olan bir sanatçı doğal olarak en çok bunu anlamak ve anlatmak ister. Evet, Nuri Bilge Ceylan’ın karakterleri huzursuz ve sıkıntılıdır fakat bu onları ‘kötücül ve karanlık’ yapmaz. Ya da şöyle diyelim: Nuri Bilge Ceylan filmlerindeki karakterler üç aşağı beş yukarı bizim kadar ve çevremizdeki başka insanlar kadar ‘kötücül ve karanlık’tır, fakat bunun ‘normal’ olduğunu kabullenmek zor çünkü o zaman kendimizin de o karakterler kadar ‘kötücül ve karanlık’ olduğunu kabul etmiş olacağız.

Dışarıdan nasıl görünüyoruz?

Avrupa Konseyi İnsan Hakları komiserleri tarafından hazırlanan, Türkiye’yle ilgili yıllık raporlar evrensel haklara, demokratik değerlere oranla Türk siyasal rejiminin resmini çizer. Birkaç gün önce 2024 raporu yayınlandı. Bakalım dışarıya verdiğimiz son görüntü ne?

Fildişi Sahili Cumhurbaşkanı Müslüman eşi Hıristiyan

Fildişi Sahili’nde gündelik hayat içinde siyasi çekişme ve kutuplaşmanın etkilerine rastlamıyoruz. Sakin bir siyasi atmosfer olduğunu anlıyoruz. Nüfusun yaklaşık yarısına yakını Müslüman, neredeyse bir o kadar da Hıristiyan yaşıyor. Hıristiyan-Müslüman evlenmelerine de sıkça rastlandığı söyleniyor. Alassane Quattara, 2017’den bu yana devlet başkanı. Uzun bir siyasi mücadelenin sonunda kademe kademe yükselerek iktidara gelmiş. Amerika’da teknoloji doktorası yapmış. Burkina Faso’yu yöneten Müslüman bir aileden geliyor.

Solun İslamı, sağın devrimciliği

İslam sağcı değildir, öyle olsun. Ama hangi İslam? 6. yüzyıldaki İslam mı? 13. yüzyıldaki İslam mı? İhsan Eliaçık’ın savunduğu İslam mı? Ebubekir Sifil’in savunduğu İslam mı? Yoksa İslamın zaman ötesinde evrensel olduğunu mu kabul ediyoruz? Yoksa İslam solcu mudur? ‘İslam sağcı değildir’ önermesi en fazla alçak hasır taburelere çöküp bir oturuşta aç karnına yedi bardak çay içen hevesli entelektüeller arasında lafı edilince biraz etki uyandırır. Bugünün sağ siyaseti halktan kopuk değildir. Türkiye’deki sol ise nafakasını, hayat tarzı nedeniyle kendisine mahkum olduğunu düşündüğü orta sınıf kentlilerden topluyor. Biraz Kemalizmden biraz 70’lerin sosyal mücadele kalıntılarından toparlanmış “tartışılması teklif dahi edilemez” bir değerler silsilesinin ‘andımız’ metni gibi ezberlenmesini bekliyor.
- Advertisement -

Fildişi Sahili nere… İstanbul nere…

Fildişi Sahili’nin demokratikleşme tarihi bizim yakın siyasi tarihimizdeki askeri müdahaleler ve yeni anayasalar açısından ilginç paralelliklere sahip. Fildişi Sahili 1960 yılında bağımsız cumhuriyet halini almış. Anayasal düzen kurulmuş. 1999 yılında bir askeri darbeyle 1960 Anayasası askıya alınmış. 2000 yılında yeni bir anayasa kabul edilmiş. 2016 yılında hazırlanan yeni bir anayasa, sonunda 2020 yılında yürürlüğe girmiş ve ülkede yarı başkanlık sistemine geçilmiş. Cumhurbaşkanı doğrudan halk tarafından beş yıllığına seçiliyor. En fazla iki dönem görev yapabiliyor.

En Son Çıkanlar