ÖZEL HABER

İHH tarafından İsrail ve ABD’yi protesto için Adana’daki İncirlik Üssü yakınında düzenlediği mitingde üsse girmeye çalışan bir gruba polis TOMA’lar ile müdahale etti. İHH Müdürü Bülent Yıldırım mitingde yaptığı konuşmada “Biz burada kadın ve çocuklar için masada elimiz güçlensin diye geldik. Bir anlaşma yapılacak ve Gazze’den kadın ve çocuklar çıkartılacaktı. Şimdi bu provokasyonu yapanlar Gazze’deki çocuk ve kadınların ölmesine sebep olacaklar. Hiç farkında değiller. Bu nasıl bir aymazlık?” dedi. Sosyal medyada ise kimi hesaplar HÜDAPARlıları, kimi hesaplar da Furkan Vakfı mensuplarını ‘provokasyon yapmakla suçladı. Serbestiyet’e konuşan İHH Basın’dan Burak Battal: Başkanımız Çarşamba günü açıklama yapacak, Furkan Vakfı’ndan Tugay Taşçı: Bizim böyle bir mizacımız yok, HÜDAPAR Sözcüsü Serkan Ramanlı: “Bizim kitlemizden polise saldıran kimse olmaz.”

ABD ve Avustralya’nın talebiyle Interpol’un kırmızı bültenle aradığı, uluslararası uyuşturucu kaçakçısı Hakan Ayık, Kafes Operasyonu kapsamında İstanbul’da yakalandı. 1979’da Avustralya’da Türkiye göçmeni bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Hakan Ayık, “Facebook gangsteri” olarak girdiği suç dünyasında 2000’lerde bar ve genelev işletmeciliği yaptı, Avustralya’nın en büyük uyuşturucu baronuna döndü, polis ve gümrük memurlarını rüşvetle bağladı. Avustralya polisinin operasyonundan önce Hong Kong’a kaçarak kurtuldu. Sonra KKTC’ye geçti, yasak vücut geliştirme hapı bulundurmaktan tutuklanıp serbest kaldı. Türkiye’de otel açtı, Avustralya’ya uyuşturucu sevkiyatına devam etti. Soyadını değiştirerek adını “Hakan Reis” yapan Hakan Ayık, uluslararası çapta uyuşturucu kaçakçılığını yöneten Comanchero Çetesi’nin liderliğini yürütüyordu.

Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu, Hamas’ın terör örgütü olmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a destek verse de, Türk hükümetinin İsrail’in Gazze saldırısına karşı yeterli tepkiyi gösteremediğini söyledi. Karamollaoğlu, NATO’nun da Gazze’ye saldırılara sessiz kaldığından yakındı, İsveç’in NATO üyeliğini sorguladıklarını söyledi: “Filistin mitingi düzenlemek şovdur, gösteridir. Kürecik üssü kapatılmalıdır. NATO İsrail’in yanında olursa, biz NATO’nun yanında olmayız. NATO’nun biraz daha genişlemesinin bize ne faydası var?”

Dilan Polat ile eşi Engin Polat hakkındaki mal varlığına tedbir kararlarının gecikmesi İstanbul ve Anadolu Başsavcılıkları’nı karşı karşıya getirdi. İstanbul Emniyeti Mali Şube, Çağlayan’daki İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na Polatların mal varlığına tedbir konulması için başvurdu. Ancak savcılık dosyayla ilgili yetkinin Kartal Adliyesi’ndeki İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nda olduğunu belirterek tedbir kararı almadı. Mali Şube’nin başvurusu üzerine İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan tedbir ve yurtdışına çıkış kararları çıktı. Tedbir kararının gecikmesi nedeniyle şirketlerin hesabından 500 milyon TL çekildiği iddia ediliyor. İki adliyede de Polat soruşturma dosyaları bulunuyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan Mali Şube’ye dosyanın gönderildiği bildirimi yapılmış olsa da henüz İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na dosya ulaşmadı.

Milyonlarca Suriyelinin savaştan kaçıp Türkiye’ye sığınmasının üzerinden tam 11 yıl geçti. Siyasetin ve toplumsal tartışmaların en sıcak konusu olmayı sürdüren Suriyeliler bugün hükümet için halen “misafir”, siyasi muhalefet içinse “acilen gönderilmesi gerekenler” sınıfında. Suriyelilerle birlikte yaşamanın ne zaman ve nasıl mümkün olacağına dair endişe de, şüphe de yaygınlaşsa da, birlikte yaşam için uğraşanlar da var. Türkiye’de Suriyeli nüfusun en çok yaşadığı üçüncü il olan Şanlıurfa’da o uğraşın içinde “AB bize daha çok yardım etsin” diyen de var, “Entegrasyon zihinlerde oluşmadı ama biraz vicdan” diyen de.