Gazze’yi Filistinlilerden arındırma fikri, İsrail’in aşırı sağcıları ve dincileri için artık bir hayalden öte, ulaşılması gereken bir hedef haline gelmiştir. Trump’ın bu söylemleri desteklediğini duyurması, bu grupların bu hedefin gerçekleştirilebileceğine dair inancını güçlendirecektir. Bundan sonraki dönemlerde İsrail’de hükümetleri, sayıları her geçen gün artan savaş çığırtkanı radikal kesimler belirleyeceği için, bu, bölgede daha fazla kan akacağı anlamına da geliyor.
Kosova, 9 Şubat’ta parlamento seçimine gidiyor. Başbakan Albin Kurti’nin Arnavut ulus milliyetçiliğini önceleyen karakteri sayesinde son iki seçimden galip çıkması ile Kosova içte ve dışta istikrarını arayan ülke olarak göze çarpmaktadır. Kosova ile Arnavutluk’un birleşmesinden yana olan Kurti, partisinin binasına “ülkeye dayatılmış bir bayrak” dediği Kosova bayrağını değil Arnavutluk bayrağı asıyor. Bu, Kurti’nin Kosova’nın varlığı ve geleceği ile ilgili vizyonunu özetler nitelikte.
Naci Görür şöyle diyor: “Ortalama 7.5 büyüklüğünde deprem olasılığı çok fazla. İstanbul ya da Kuzey Marmara depreminin her an olma ihtimali yüzde 47. Şimdi bu depremin olacağı yer kesin. En son deprem 1766 yılında; o fay da her 250 senede bir deprem üretiyor. Artı-eksi 10 ila 15 sene var. Yani bugünlerde deprem olma olasılığı fazla. Doğrultulu atımlı bir fayın bir yerinde deprem olursa öbür tarafında da deprem olursa sismik boşluk olur ki muhakkak kırılmak zorunda. Yani Kuzey Anadolu Fayı’nın kuzey kolu Marmara içinde kırılmak zorunda. Çünkü Doğu ve Batı’da kırılmış, ortası sismik boşluk yani kırılacak demektir.
Aslında başlıktaki sorunun basit bir cevabı var: Bir disiplin kurumu olan ordunun mensubu teğmenler slogan atamazlar. Bu sloganın Atatürk için ya da Erdoğan için atılması fark etmez. Slogan askere uymaz. Ama galiba bu cevabın çok çok uzağındayız.
Almanya, son aylarda, bir politikacıyı benimsemeye başladı: Friedrich Merz… Merkel’in yanında yetişmiş bir isim. Merkel siyaseti bırakınca, onun partisinin yani CDU’nun başına geçti. Almanya’nın...