Adli makamlara göre Arap Baharı ile Gezi Olayları aynı mihrakların işi, patron aynı. Yani günün sonunda Ayşe Barım, Osman Kavala ile Ahmed Eş-Şara aynı uluslararası komplonun, aynı örgütsel ağın yöneticileri oluyor.
Benim kültürümde, dünya görüşümde, evrene, hayata, insanlığa, topluma, siyasete ve kendime bakışımda, kader ve tevekkül kavramlarına yer yok. Kontrol edilebilir ve kontrol edilemez olaylar ayırımı tabii geçerli. İster doğal ister toplumsal; şu veya bu ölçüde benim dışımdaki gelişmeler bir şekilde bana çarptığında, eh, tabii o kısa vâdeli çerçeve ölçüsündeki kaçınılmazı içime sindiriyor ve sonrası için bir veri, bir çıkış noktası sayıyorum. Ama benim Stoikliğim bu kadar. Tahammül ve dayanıklılığı kapsıyor. Bu kabullenişi kader ve tevekkül kavramlarıyla ifade edemiyorum.
Boyu kısa bir oyun, kompakt bir organizasyon, ''üçlü oyun çeteleri'', Amedspor’a dinamizim getireceği gibi, takım, temaslı her pozisyonun içinde olan ve ikili mücadele kazanan bir takıma dönüşecektir. Hem savunmada hem hücumda bu yapılanma Amedspor’un çehresini değiştirecektir. Amedspor 1960 model. Hücum girişimlerimiz de bu yapılardan yoksun olduğu için, ataklar, uzun paslara havale edilmiş durumda. Amedspor geriye düştüğünde ne tepki verdi? Oyuncu değiştirdi. Oyun değiştirmek doğruydu ama yeterli değildi, oyunu da değiştirmek gerekiyordu.
Elon Musk, küçükken dayak yediği, erkeklik krizi yaşadığı, orta yaş bunalımında yeni bir hobi aradığı veya faşist olduğu için değil; ekonomik çıkarları ve ideolojik beklentileri nedeniyle Trump’ı destekliyor. Elon Musk’ın bugüne kadarki en başarılı yatırımı Donald Trump. ABD Başkanı aracılığıyla hem tekno-liberteryenizmi hakim kılacak, hem de şirketlerine yönelik baskıları, soruşturmaları savurup ödediği vergileri azaltacak.
Komplo teorileri, kötü niyet, önyargılar, iktidar dili, spekülasyon, içi boş polemikler, retorik, itham, ispiyon, ihanet suçlamaları, tekfir vs. şeyler havada uçuşuyor. Bunların tümü kalbin kirleridir. Yapılacak şey önce kalbin kirlerden arındırılıp zihnin doğru yöntem ve araçlarla çalışmasını sağlamaktır. Selim aklın manevi zemini selim kalbtir, bu tamı tamına “takva”dır; ikisi bir arada bulunmadıkça “Kitab’ın müslümanlara faydası yoktur” (2/Bakara, 2), faydası olmuyor da. Bu yüzden melekutun kapıları bize kapalıdır.