GÜNÜN YAZILARI

Yeni bir paradigmanın eşiğinde “Kürt sorunu”

Size uygun düşen bir komplo teorisi içinden sizinle aynı görüşte olmayan ve aynı safta yer almayan birini terörist ilan ettiyseniz, artık o şerirdir, iç ve dış şer güçlerin adamıdır. Şerir kimselerle oturup konuşmanın da manası yoktur.

Hadsiz Keyfiyet

Siyasette çokça kullanılan “hadsiz” ve “keyfiyet” kelimelerinin yakın zamanda yaşadığı anlam kayması. Hadsiz keyfiyet, sınır bilmez bir keyfilik mi yoksa sonsuz bir nitelik mi?

“Bütün partiler Türkiye partisi olmak mecburiyetindedir…” Bütün partilerin ‘Rusya partisi’ olduğu Putin Rusya’sı gibi mi?

1990’lı yıllarda “yağsız yağ” reklam sloganıyla alenî aldatıcılık çıtasını yıldızlara asan bir yağ markası vardı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Türkgün gazetesinde yayımlanan bayram üçlemesinin üçüncü bölümü bana bu reklamı hatırlattı. ‘Terörsüz Türkiye’de siyasi partilerin hiza ve istikametine ayrılan bu bölümde Bahçeli sadece ‘millî doğru’da buluşan partilerin meşruiyetinin olacağını savunuyor. Mevhumu muhalifinden okursak Bahçeli burada açıkça ‘yağsız yağ’a nazire eder gibi ‘siyasetsiz siyasi parti’ tanımı yapıyor ve önerdiği şey, seçime girmesine izin verilen bütün partilerin ‘Rusya partisi’ olduğu Putinci siyaset düzenine çok benziyor.

Oyuna nihayet aklın eli değdi

İtiraf etmem gerekirse, tam da Servet Çetin’den umut kesmişken, beni şaşırtarak, Iğdırspor maçında, bambaşka bir kimlikle sahne aldı. Akla ziyan "orta kesme"’ terk edilmişti, takım serinkanlılığını koruyarak, kenara taşıdığı bütün toplar için , orta yerine ‘’farklı alternatifler’’ arayışı içindeydi. Ancak Çetin, yetmişinci dakikadan sonra da oyuna akıl yerine kaosa davetiye çıkardı. Maç öncesinde soğukkanlı olmak gerekir, bu maçın panzehiri buz gibi soğuk bir oyun oynamaktır demiştim. Galiba ilk soğukkanlılığı kaybeden Servet Çetin oldu. Maç 0-0 bitti.
- Advertisement -

İyilik geçicidir, kötülük kazanır

Ben tüpgaz, nebati margarin ve şeker-kahve kuyruklarında büyüdüm. Darbe(ler) gördüm. Maraş, Çorum ve Sivas’ı yaşadım. Erke dönergeci diye müthiş bir bilimsel icada tanıklık ettim. Bu ülkede nelerin olup biteceğine dair esaslı bir tecrübem var. Yeteri kadar “ampirik veri” biriktirdim. İçimdeki amatör sosyolog veriye doydu. “Yeni” ve “devrimci” bir sürecin eşiğinde miyiz, kuşkularım var.

En Son Çıkanlar