GÜNÜN YAZILARI

Laik siyaset ve laik sosyolojinin bugünlere gelişteki sorumluluğu (5): 2007 için zemini yumuşatma kampanyaları, 2003-2006

Türkiye'de siyasi iktidarın “geçici” olmadığı, tam tersine başka alanlarda da (ekonomik, sosyal, belki kültürel, vb.) iktidar kaymaları yaratabilecek bir güçte ve kapsayıcılıkta olduğunun ortaya çıkmaya başladığı 2004-2005'ten itibaren yalnız iktidardaki siyasi sınıfa değil onlara oy veren toplumsal kesimlere karşı da korku-nefret karışımı bir duygu oluştu. Bu durumda, siyasal ve sosyal alanlara girmeye başlayan yeni iktidar sahiplerine karşı mücadelenin neye dayandırılacağı da kendiliğinden ortaya çıkıyordu: Bu duyguyu daha da büyütmek, bu yolla mevcut iktidarla onun temsil ettiği sosyal sınıfları düşmanlaştırmak ve sonunda onları geldikleri yere göndermek!

Can Atalay kararı

Daha önce Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Enis Berberoğlu kararında da iki milletvekilinin üyelikleri düşürülmüş sonra Anayasa Mahkemesi’ne yapılan bireysel başvuru hakkını kullanarak yaptıkları itirazla üyelikleri geri verilmişti. İktidarla muhalefetin olaya yaklaşımını anlamak bakımından tarihsel belge olarak düşündüğüm için AK Parti sözcüsünün ve CHP sözcüsünün konuşmalarını paylaşıyorum.

Aydının otoriteye karşı gelebilme gücü

Despotik ülkelerdeki aydınların durumuyla, demokratik ülkelerdeki aydınların durumu doğal olarak birbirinden çok farklı. Gelişmiş ülke aydını daha rahat konuşur, daha rahat eleştirir. Ancak oralarda da ciddi sorunlar olabilir. Gelişmiş ülkede, polisin gücünün yerini, sermayenin veya akademik otoritelerin gücü alabilir. Bunun yanında ‘iptal kültürü’ de bir sivil baskı mekanizması olarak devreye girebilir.

Türkiye’nin yeni güvenlik tehdidi “Aşırı sağ” mı?

MİT’in 97. kuruluş yıldönümü için hazırlanan videoda bir vurgu dikkat çekti. MİT, yeni dönemde güvenlik risklerine “aşırı sağ”ı da eklemişti. Peki, bu ne anlama geliyor?
- Advertisement -

İsveç’in NATO üyeliği: Şimdi nereye?

İktidarımızın yaptığı hatalar neticesinde F16’lardan çok daha ileri bir teknolojiye sahip, üstelik üretim ortağı olduğumuz F35 projesinden nasıl çıkarıldığımızı duymayan kalmamıştır herhalde. Amiyane tabiriyle attan inip eşeğe razı olmanın bence çok varit bir örneğidir. Yunanistan en son teknoloji ürünü F35’lere, biz ise 40 yıllık geçmişi olan F16’ların “makyajlanmış” modeline sahip olacağız. F16 projesi gerçekleşinceye kadar da siyasilerimizin alışılmamış bir ketumiyet göstermelerinde sonsuz yarar var.

En Son Çıkanlar