GÜNÜN YAZILARI

Dr.Karl’ın 28 yıllık eğitimi, halı yıkamacı psikoloğun diplomasi

Dr Karl, Avustralya’da yaşayan, doğuştan Polonya kökenli ama hayatını Avustralya’ya adamış bir bilim insanı, yazar, televizyoncu, radyo programcısı, eğitimci… “Rönesans Adamı” derken abartmıyorum; çünkü bu unvanı hak etmek için gerekli olan niteliklerin tamamına sahip. Ve bu nitelikler, sahtecilikle değil, doğrudan yıllarca süren gerçek eğitim ve merakla kazanılmış.

Kimin mührü kimin cebinde: Diploma krizine teknik bir bakış

E-devlet portalında adınıza tanımlı e-imzaları görebileceğiniz bir alan var. Bu çok değerli. Aynı banka hesapları ya da sim kartlar gibi. Ama bu kontrolleri vatandaş olarak biz düzenli yapmadıkça yine açık veriyoruz. Burada mesele yalnızca teknoloji değil; aynı zamanda sistemin mantığı, kime ne kadar güvendiğimiz ve hangi “mühürlerin” kimin cebinde olduğudur.

Ömer Seyfettin liberal olabilir mi?

Bugün koyu milliyetçi olarak andığımız Ömer Seyfettin bir zamanların -hadi liberal demeyelim!- önde gelen özgürlükçülerindendir. Olgunluk döneminde Serbest Fikir’de yazar. Her türlü baskıya karşı düşünce özgürlüğünü ve serbestliği savunur. Denebilir ki millilik ancak ve sadece özgürlükle ve serbestlikle kendini bulabilir, o nedenle her türlü baskının, sınırlamanın ve sansürün kendisi bizatihi gayri-millidir, toplumun gerçek anlamda kendini bulabilmesinin, kendini sevebilmesinin ve kendine gelebilmesinin önündeki en büyük engel, baskı ve otoriterliktir.

“Felâket haberciliği” bizâtihi felâket

Habercilikle ilgili yazı dizisine dönüşen örnekler, en ağır “meslekî benzetme”lere de imkân/ilham veriyor maalesef. Türkiye’de bizâtihi felâkete dönüşen “felâket haberciliği” de öyle… Sadece yaşanan facialarda, o tanıya uyan ağır sorunlarda, dertlerde yapılan “gazetecilik”e dair bir mecâz-ı mürsel değil. Gazetecilik yapmaya çabalayanların, hatta sosyal medyada görüşünü, sorularını seslendiren “x”zedelerin başına gelen felâketlere de uyuyor.
- Advertisement -

Mehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor?

Nazım Hikmet’in nasıl 13 yıl CHP iktidarı altında hapis yatıp daha 15 yılı varken DP’nin iktidara gelmesinden iki ay sonra çıkan afla serbest kaldığını az kişi biliyormuş. Siyah ve beyaz bu tarih kitaplarında hukuki bir facia olduğu için Nazım Hikmet’in davasında avukatlığını üstlenmiş anti-komünist eğilimli, DP milletvekilliği yapmış eski savcı Mehmet Ali Sebük gibi isimlere ise tabii ki yer yoktu.

En Son Çıkanlar