Ezeli düşmana, kültürel ötekiye yönelik bu keskin yargı, toplumsal dokuda yaşayan ve onu zehirleyen kuvvetli ve örtülü öteki fikrinin varlığına işaret eder. Bu kuvvetli fikir kuşatıcı bir akıl yürütme halidir. Kimlikler ve öteki zihinlerde ehlilik seviyesine göre kategorilere ayrılır. Tepede tam ehli olan asli kimlik, ben, biz, Türklük, sekülerlik, modernlik yer alır. Sonra ehlilik sırasına göre aşağıya, saf kötü ve ilkele doğru inen basamaklar bulunur. Bu durum, Türkiye’nin derin toplumsal bir belirleyenine işaret eder.
Dünya, Immanuel Kant’ın hayal ettiğinden ziyade Niebuhr’un tanımına daha yakındır. Belki de durumu en iyi anlatacak ifade, dış politikanın moral veya immoral olmaktan ziyade “amoral” olduğudur; yani ahlak veya ahlaksızlık ile nitelenemez. Ahlakla ilişkisi yoktur.
Bir çevre CHP’yi küçümsemeyi alışkanlık haline getirmiş durumda. Uzun yıllardan sonra önemli seçim başarısını kazanması bile bu çevreyi yumuşatmıyor. CHP son yıllarda bu değişim sürecinde birçok baskıyı da göğüsledi. Kemal Kılıçdaroğlu kaç kez ölümden, kaç suikasttan kurtuldu. Risk almayan bazı konforlu kesimlerin bu konuda en keskin dili kullanmaları da işin cabası.
Kaliforniya merkezli Altera aslı yapay zeka şirketinin Project Sid adını verdiği yapay zeka destekli sosyal davranış laboratuvarı deneyinde, binlerce yapay zeka karakteri (agent) tamamen kendi kararlarını verecek şekilde talimatlandırılıp, Minecraft oyununda kendi toplumlarını kurdu. Bu toplumda işler bir ekonomi, inanç sistemi, yardımlaşma, hatta toplumun tüm “bireylerinin” katıldığı bir doğrudan demokrasi, hatta rüşvet vakaları bile var. MIT Üniversitesi’nin eski profesörlerinden Robert Yang’ın başını çektiği girişimin sosyal deneyler için yepyeni bir paradigma sunabileceği iddia ediliyor.
Birkaç göstergede ayrışan dindar olan ve olmayan iki patron, iş tutuş biçimlerinden tüketim ve harcama kalıplarına kadar birçok alanda, hem kendi başına hem de ailece aynı sınıf ayrımı, bilinci, hatta yeri geldiğinde dayanışması ile hareket etmektedir. Dindar bir patronun hayatın içindeki tercihleri dindar bir işçinin tercihlerinden ziyade dindar olmayan bir patronun tercihleriyle örtüşür. Benzer şekilde, dindar bir işçinin asıl kader ortağı, dindar olmayan iş arkadaşıdır. Her hâlükârda, hayatın tek gerçeği olmasa da, sınıf gerçeği sert ve acımasız biçimde apaçık önümüzde...